Çocukluğunu Yaşayamama Duygusu – Çocukluk Yaşayamayan Yetişkinler

Çocukluğunu yaşayamama duygusu na kapılmış yetişkinler annesine annelik yapmaktan çocuklarına annelik yapamıyor. Çünkü sistem tersine işlemiyor. Çocuğuna annelik yapmak içgüdüsel bir davranışken anneye annelik yapmak annenin yetersizliğinden, sevme yetisinin düşüklüğünden, güçsüzlüğünden kaynaklanan zorunlu bir davranış. Dolayısıyla anneye annelik yapmak ekstra bir çaba, güç ve emek istiyor. Yetişkin anne bu gücü ve emeği kendi annesine harcadığında, çocuğuna içinde varolan sevgiyi ve ilgiyi gösteremiyor.

Çocukluğunu Yaşayamamış Yetişkinler (Çocukluğunu yaşayamama duygusu)
Çocukluğunu yaşayamama duygusu küçük yaşlardan itibaren büyük sorumluluklar üstlenen çocukların çocukluğunu yaşayamadan yetişkin bireyler olmasıdır. Örneğin; -Kızım sağolsun hep evi düzenli tutar, odasını toplar ses çıkarmadan oynar, – Geceleri korkuyorum hep küçük kızımla uyuyorum, onun varlığı bana güven veriyor, -Kızım çocukluğundan beri böyle ailede herkes onun sözünü dinler, babası bile bir tek onu dinler, saatlerce konuşur babasıyla, -Babana konuştuklarımızı anlatmak yok, bu aramızda bir sır, benim nereye gittiğimi baban asla bilmemeli… Bu cümleler küçük yaştaki bir çocuğa yaşının üzerinde sorumluluk yükler. Çocuk annesine annelik yaptığında çocukluğundan vazgeçer. İçtenliği, yaratıcılığı, eğlencesi, çocuksu coşkusu kaybolur.

Çocukluğunuzu Bugün Yaşayın
Çocukluğunuzu yaşayamadığınızı düşünüyorsanız bugün çocuksu şeyler yapın. İçinizdeki hevesle tanışın. Parkta sallanabilirsiniz, kışın dondurma yiyebilirsiniz, çamurlu sularda zıplayabilirsiniz, bebeklerle oynayabilirsiniz. Kendinizle tekrar tanışmış olursunuz, içinizdeki hevesli çocukla.


Psikoterapist - Aile Danışmanı Gülcem Yıldırım

Buraya tıklayarak instagram hesabımı takip edebilirsiniz.